Sonsuz hasretler büyüttüm bu kentte
Bu kentin dar sokaklarını ezberledim
Karanlığa çalan meydanlarında volta attım Adını slogan yapıp inlettim göğünü Kaçırdım tüm güvercinleri avlulardan Tren garlarında sabahladım Sabah ezanlarıyla adını ünledim Amaçsızca her trene el salladım Her gelen yolcuyu sen sandım Duraklarında binmeyeceğim otobüsler bekledim Sensiz günleri ajandama hıçkırıklarla ekledim Sonsuz hasretler büyüttüm bu kentte Sonsuz gelmeyişlere kahrederek Sebepsiz çattım tanımadığım adamlara Sıkı dayaklar yedim her birinden Hiçbiri yokluğun kadar acıtmadı bedenimi Parkların en güzel çiçeklerini kopardım Tutup başka yerlere gömdüm Denize taşlar attım balıkları ürküttüm Köprü altlarında kıvrılıp yattım Gazete kağıtlarını üstüme örttüm İçin için ağladım yokluğuna Sonsuz hasretler büyüttüm bu kentte Sonsuz bekleyişler içinde Sonsuz hasretler büyüteceğim bu kentte Tren garlarında Vapur iskelelerinde Dar sokaklarında Adını ünlediğim meydanlarında Sonsuz hasretler büyüteceğim Duraklarında yine binmeyeceğim otobüsler bekleyeceğim Sen gelinceye kadar bu kenti terk etmeyeceğim |
saygılar