SENELER
Neler aldınız benden,
Neler verdiniz bana… Nedir çektiğim sizden, Yazık değimli bana… Maziye karıştı bak yirmi yılım, Yirmi yılda soldu gitti baharım, Nedir söyleyin sizdeki tılsım, Açmayan güllerimi deren seneler… Bir gençlik sizlerde eriyip gitti, Hayat bazen beni size kul etti, Ne çektiyse bu garip sizlerden çekti, Kendinizi bana çok gördünüz seneler… Felekle amansız bir güreş tuttum, Aşkı ve sevmeyi, neşeyi unuttum, Hergün ömür silahını bana doğrulttun, Bir ömür böylemi ölür seneler… Genç yaşımda gurbet, gurbet dolandım, Kim ne dedi ise hemen inandım, Ümitsiz aşk uğruna yandım, ha yandım, Gençliğe doyamadan bitti seneler… Yürürken bitmez sanırdım yollar, Kül olmaz sanırdım kalpteki korlar, Göz yaşımdan vaha oldu koskoca çöller, İnsafınız yokmu sizin zalım seneler… Hergün su içerdim yayladaki pınardan, Nasihat dinlerdim soylu çınardan, Size ise hep bakardım kenardan, Ortanıza aldınız beni seneler… Bir güzel sevmiştim sırma saçları, Uğruna ağarttım simsiyah saçları, Birleşmek üzereyken hayat bağları, Onu da çok gördünüz bana seneler… Hasreti, kederi sizden öğrendim, Her türlü zevkleri sizde denedim, Çok istedim her yıl, ama ölmedim, Ölümleri bana çok gördünüz seneler… Siz ne derseniz deyin bitecek ömür, Gözlerim ölümü her yerde görür, Gün gelir bu can da toprak olur, O zaman çok yaşayın sizler seneler… Necati’yim artık bitsin satırlar, Bize de kazılır birgün mezarlar, Belki iyi, belki kötü anarlar, O zaman siz beni öğün seneler… 11/08/1982 Necati ŞİMŞEK |
Her sabah yeni bir gün doğarken,
Bir gün de eksilir ömürden;
Her şafak bir hırsız gibidir
Elinde bir fenerle gelen. Ö.H