Elazığlı gelinGeçer iken Elazığ’ın içinden Tanır gibi oldum siyah saçından İsmini danıştım sordum kaçından Dediler ezelden buralı gelin Kimseler bilmiyor nereli gelin Ayın on dördüdür dünya maralı Yârinden ayrılmış gönlü yaralı Kimseyle konuşmaz gördüm göreli Dediler yüreği yaralı gelin Kimseler bilmiyor nereli gelin Elazığ’a gelin oldu olalı Yolları gözlüyor geldi geleli Gözleri buğulu her gün çileli Gülmedi buraya varalı gelin Kimseler bilmiyor nereli gelin Ceylan gibi gözü yâri andırır Bu yârim değilse neden yandırır Aklımı başımdan alıp döndürür Elazığ güzeli maralı gelin Kimseler bilmiyor nereli gelin Allah’ım bu nasıl acı bir gündü Ciğerim sızladı yüreğim yandı Tanınmamak için sırtını döndü Dediler ki bahtı karalı gelin Kimseler bilmiyor nereli gelin Tanıdık geldim ki böyle ezildi Takati kalmadı feri çözüldü Dilleri tutuldu rengi bozuldu Sinemi yandırdı çıralı gelin Kimseler bilmiyor nereli gelin Yüzün döndü meramımı yetirdi Kâkülden tanıdım aklım yitirdi Dilimi lal etti dize getirdi Bizim memleketli yöreli gelin Kimseler bilmiyor nereli gelin Elazığlı gelin baktı ağladı Boynuma sarıldı canım dağladı Mustafa’yı köle etti bağladı Yüreği sızlayan pareli gelin Kimseler bilmiyor nereli gelin Mustafa Deniz |