BEN SENİ KENDİM SANMIŞTIM
Sessizliğin ortasında yürürken düğün alayı
Olamazlar olurken birer birer yağmur ayinlerinde Saat geceyi vururken akrebin sırtına insafsızca Semerimde otururken yanlızlık ve gümüş eyerimde su Akarken gözyaşım bir bilinmezden öteki bencilliğe Arasıra sesler gelirken Babil’in Asma Bahçelerinden Kadınlar isyandayken mahmuzlarına mahmurluğumun Elveda diyemezken ışığına ayrılık bilmecesinin Huşu içinde evet derken hayırlarına matemin Netleşmişken iftira ve karımışken renklerim Bebekler uyumuşken süt bitmiş biberonlarda Beğenmişken çayırı çölden gelen vahalarla susuz Hiç sormuyorken denize,balık mavimsi pulları Derin düze inmişse,sektirmeden gurbet çivitinde Ne istiyorsun bilemem verdiklerim koynundayken Hep bugün mü olacak yazık değil mi yarına ve düne Çırpınıyorum duyuyormusun,artık resimde yok Bu kaçıncı yok oluş bilmem gelir mi ada ve gül Din dersen değil sana tapınışım eski bir korku sadece Eğlenebilirsin belki çığlık fırtınamda eriyor Dinlediğin her ses kulaklarımda küpe bu gece İnsafın kurumasın ve gülüşün yok olmasın Neticesi nedir ki çakıltaşlarının acemi bir ses Kartlaşan bir kaç mevsim ve gülüş omuzlarımda Değişmekse değişir sanma sakın anlayamam ki Mısır püskülüne sarılmışsa tören, lamba yanmaz ki Şehir aynı şehir değil,vurgun çalgıcının eteğinde paradır Şehriyardır belki masal ve kahraman şehim şahtır Acem ilinde yol alırken eski bir kral gibi pehlevi İnanma sakın,ben ölmüşüm,belki çok yaşamışım Ben seni kendim sanmıştım... |
Ben seni kendim sanmıştım... SON İKİ DİZE GERÇEKTEN ETKİLEDİ BENİ YÜREĞİNİZE SAĞLIK...