CEHENNEM ÇİÇEĞİ
gözyaşı sıcaklığında
kavak yellerinin ömrü gibi hızlı ve kısa sürdü. kapıyı araladım merdivenler ve eşik gidişini gördü... cehennem çiçeği kokusunda tuzlu portakal tadı gibi keskin ve yakıcıydın camı açıp ağaçlara baktım. süzülen bir güvercinin kanatlarındaydın... nisan yağmuru duygusunda hazan yaprağı sarısı gibi nadir ve hassasken değiştin.. düşündüm, belki isteksiz bir serzeniştin... bir ırmak coşkunluğunda en delisinden sever gibi aşka bürünmüştün. en son güneye inen bir göçmenin kanatlarında göründün |
tebriklerimle şair.