YÜREĞİN DAMLALARI
Akıl işe karışınca aşk
"hoşça kal" demeden gider Kalbi durmuş zamandada Dört mevsim halinde dillenmiş Yaz zamanı,sonbahar zamanı,kış zamanı, İlkbahar zamanı... Bir fotoğraf bırakmadın bile ne seninle, de dek Şu ayna dışında seni göremedim. Armağan ettiğin acı hatıraların bile İçimde bir nesne olarak kaldı yine Üçüncü gözün yoksa göremezsin Rüya bile... Aşkın zamanı yok Nerde ne zaman kendini göstereceğini Kalbin aynasını sorarsan Aya ucundan yürü Dokunma bir yere Eşyalar kırılmak için sıraya dizilmiş Renk buluta benzerse renksizlik aya benzer Yıldızlardan ,aydan,güneşten gelir pırıltılar ve bulut Ancak o vakit ışığı yansıtan nura benzer Gönül levhası cilalanmış ki, farkında değilsin Aşığım diyorsun ama aşkı bilmiyorsun Gönüllerin pasını al Çiçek yaprağından daha yumuşak o ellerinle Söylediklerim gönlünde taht kurmuştum Hatırlarmısın !... Güzelliğin bir çiçekten daha görkemli Kokun gül kokusundan daha endamlı Aşkın yüreğimi yakıyor,acıtıyor beni Bu ağaçların içinde ölene dek bu yürek senin için Çarpacağını bilmek,ellerimin ve yüzümün ateşini Söndürmek için Akan bu suyla yıkayacağım her gün Özlemini dindirmek için birde Senin için ölceğemi bilerek kalbimdeki yolu sana adıyorum. Seviştim,cömertçe seviştim sonunda Bu dünyadan yoruldum,seni yorarak Seni sevdiğimi sakın yine unutma... Hiç bir zaman hoşça kal diyemem Sevdama bir daha diyemem...! |