Kendimi Bekliyorum
Siyahla beyaz arasında
keskin bir mısrada kaldı hislerim; Kınından çıkınca bilendi düşlerim. Öyle sızladı, öyle sızladı ki içim ! Zerre zerre yere düştü. Bir kırık kalemim , bir de figânımın gölgesin de kalan dilenci gözlerim. Sözlerim sûkut ediyor dudaklarımda . Bozuk bir cümle de dururken , Virgülleri seriyorum Ayaklarının altına,,, Bir bâha bakıyor Çöllerin sıcağında. Hüsranlarım dönmüyor Çiğden bir damlaya. Hasretin kanıyor Uçurum dibinde açan Kırçiçeğinin, kırlara düşen bakışında. Baharların dalına değen Meltemlerin tadıyla Çaldığım mutluluktan Bir yudum içsem Sarhoş oluyorum, Hayatın kucağında . Bir Martı kanatlarında Deniz sahil bize koşuyor Kum taneleriyle, Nokta nokta Düşüyor avuçlarıma, Sonra Kokun donuyor Parmaklarımın ucunda Şöyle, saçlarını savurunca Zaman kırbaçlanıyor Zambakların tozunda. Küçük fındık kabuğunda saklanıyorum, Poyrazlar değince sevdama Bir sandal yapıyorum. Nilüferlerin, Yosunlara takılan yaprağıyla , Yelkenler açıyorum, damladan deryaya Deryalar sığmazken dünyama Noktası konuyor , Elifimin Asûman da. Bir liman buluyorum Bu sandala. . Irmaklar yeşillerden, Maviler coşarken denizlerden Beyazlar bile süsleniyor Bulutların tacında Sonra ..sonra Toprak kokuyor havada. Yağmur topluyor, Getiriyor derken, Seni avuçlarıma, Uyan! diyor bir el Oltanın ucundayken Hayatın arta kalanına Aslında ,anlıyorum ki Suya kanmayan, bir balıkmışım Deryadan düşmüşüm İçimde ki tek bir damlaya. duygusalca Tülay Akçakoyunlu 10/06/2009 |