MEŞVERET EYLEMuhanet bağına girme yanarsın, Meşveret eyleyen dil yarası var. Yaktığın bu canı bir gün anarsın, Nedâmet etsen de bil yarası var. Sağ gözüm seğriyor yâr mi gelecek, Çektiğim acıyı nerden bilecek. Gönüldür bu gülüversen gülecek, Bağladın zülfüne tel yarası var. Yolcuyum yolunda bulamam azık, Babile vardım ki asmalar bozuk. Kuruyup kavrulan gülüme yazık, Mihricân mı değdi yel yarası var. Dertlerinle başbaşayım bu gece, Dilime pelesenk ettiğim hece. Sinemi tarûmar eyleyen ece, Gözyaşım çağlıyor sel yarası var. Hüzünler aradım baktığım yerde, Aşinâ olmuşum saldığın derde. Keh-keşânlardaki otağın nerde, Zümrüd-ü Anka’da yol yarası var. İremdeki bağlar Belkıs’ın malı, Yadigâr verdiğim Acemin şalı. Dikenler içinde koyduğun dalı, Bülbülün zârında gül yarası var. İrembağı |
Babile vardım ki asmalar bozuk.
Kuruyup kavrulan gülüme yazık,
Mihricân mı değdi yel yarası var.
Dertlerinle başbaşayım bu gece,
Dilime pelesenk ettiğim hece.
Sinemi tarûmar eyleyen ece,
Gözyaşım çağlıyor sel yarası var.
türkü tadında güzel mi güzel dizelerdi
kutlarım şairim