KÖSTEBEK
KÖSTEBEK
Tanıdığım biri vardı, bir kılıksız köstebek Kalın ense, kel kafa, sivri burun, şiş göbek Kibarlık budalası, ormandan kaçmış şebek Şişirince dudakları aha sana bir dibek Bir ara bir fırsat bulup selamı iyi kesmiştim Bir densizliğine nispetle iyicene küsmüştüm Nerden buldum araları, birden boşluğa düştüm Hâlbuki ne de güzel defterini dürmüştüm Son zamanlarda şımardı, gelir oldu üstüme Önceleri gâh çatardı gâh giderdi işine Bilmem onu kim yolladı, kimler taktı peşime Ben onu hiç tanımazdım, yoksa benle işi ne Aldırmadım geçer dedim güya sabır gösterdim Anlıyorum şimdi daha, daha yeni öğrendim Böylesi utanmazını daha önce görmedim Onu hafife almayı pahalıya ödedim Her gün bin kez kovuyorum onu ben mahallimden Bir kez bile gitmiyor ki bir şey gelmez elimden Çok metotlar denedim hem de en özelinden Yinede para etmedi, şaşmadı bildiğinden Aldırmıyor feryadıma, eyvahıma, ahıma Aldırmıyor tehdidime, telkinime, vahıma Aldırtmıyor burnundan kıl, giriyor günahıma Koymuş piyonu, beygiri gözün dikmiş şahıma Gücüm yetmiyor ki artık bıraktım bu oyunu Ta başından beridir zaten sevmemiştim huyunu O kazandı aslanım bizde içeriz tavşanın suyunu Şimdi yürüsün de şöyle bir görelim boyunu Böbürlensin, daha şişsin ta ki çatlayana dek Aynalı, tulumbalı boynu tasmalı şebek Bu uğursuz, ufunetli havalar elbet sona erecek Elbet bir gün bizimde rüzgârımız esecek İhsan POLAT 05.05.1997 İstanbul |
BURADA TAKİPTEYİM SİZİ
USTA KALEMSİN VESSELAM
EN KALBİ SAYGILARIMLA
TAM PUAN