YOL TUTTU YÜREK...
sevgili dostlar...bir kaç gün olmayabilirim...eşim rahatsız...bilemediğim bir süre, çapa tıp fakültesi nörolojide olacağız...hayır dualarınızı bekliyorum...selam ile...cg
-------------------------------------- yol tuttu yürek toplayıverdi bir çırpıda kalan nabzını kenarda köşede korkulu gözlerle onu izleyen kırgın acılanan hırpalanmış nefeslerine sitem kesiği damarlarına biriken eyvahlı gecelere son kez baktı sakin ve kararlı durdu aort’un orta yerinde endam aynasına bakar gibi uzaktan sustuğu can yarasının kana belenen küs sargısını açtı yürek olduğunu unutmuş bir köhneyi beslendiği sevdâdan doygun pıhtılanmış fütursuz hoyratlığıyla keyif çattığı gizlendiği o harap sırça köşkünden şarapnel parçası gibi çıkarıp aldı bıraktığı boşluktan oluk gibi boşaldı acılar aktı aktı nasıl canı yanıyordu nasıl anlatılmazdı kelimelerle sadece yaşanırdı ... karar vermeliydi şimdi ne yapılırdı bu emanet kime ısmarlanırdı kurda atsan yemez kuşa versen taşımaz hangi zaferin sancağına resmedilir hangi meydanda dolaşırdı ölümüne kırgın öfkeli kızgın gideceği yol uzun kararsızdı durdu bir an topladı döküp saçtığı tüm mısraları bir ateş yaktı hayır alevlere atmak değil niyeti o yüreği avuçalarında çırpınırken hissetmeliydi o alevleri korkmamalıydı canı yanmalıydı kesin ve dönüşsüz anlamalıydı unutulacağını en inandığı yerde yere çakıldıkça kırılmayan bir sevdayı yitirdiğini ve artık sevilmeyeceğini bilmenin azabını yaşamalıydı sabır izmariti dolu kara tablayı aldı devşirdi bir çırpıda bütün o küs sargılarını küllerin üstüne yaydı dizildi hücrelerine zifir suskunluklar sadece tek bir selâm beklediği saatleri bir bir hatırladı bebeğinden ayrılan bir anne gibi son kez bastı bağrına ve yavaşça hazırladığı yuvaya bıraktı bir başka kalp aramaya varsa mecali nasılsa yerinden kalkardı bakmadı hiç bir daha yumdu kirpiklerini sımsıkı ve üstüne kalan son damla gözyaşını bıraktı ... yol tuttu yürek yüzüne kaç kez kapanan kapıyı ilk ve son kez çarptı yüzüne vefâsızlığın gecenin karanlığında patladı sesi ardına bakmadı.... Ceyda Görk 1 Ağustos 2007 13.25 |
alevlere atmak değil niyeti o yüreği
avuçalarında çırpınırken hissetmeliydi o alevleri
korkmamalıydı
canı yanmalıydı
Acı evet hiç vazgeçemediğimiz ve bizi gerçek anlamda pişiren istem dışı ama onsuz yapamadığımız duygularımız içerisindeki bir çeşit, güzel bir anlatımdı Eşinizede geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum bu arada...