(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
İŞTE GELDİM GİDİYORUM-1 şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
İŞTE GELDİM GİDİYORUM-1 şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
USTAD DUR HELE ALLAH CC UZUN OMURLER IHSAN EYLESIN DAHA GENCIZ TABIIKI GIDECEZ AMMA ALLAH GECINDEN VERSIN' " HER NEFS OLUMU TADACAK " AMENNA VESADDAKNA SANA UZUN OMURLER DILERIM USTAD ALLAH'A EMANET OL NIHAT YURT KANADA
sözler öyle bir oturmuşki satırlara herbiri biririni tamamlamış yüreğine sağlık şiir gerçekten anlam yüklü oldukça sosyal boyutu ve hakikate dayalı olan bir mana ile yazılmış saygılarımla
hepimiz geldik ve hepimiz gidiyoruz...zamanlarımız ve duraklarımız farklıda olsa..mühim olan amellerimiz .. saygılar hocam farklı güzel bir konuda mükemmel bir anlatım.
Geldi geçti elli yıl vay, Gönül sanki deli bir tay, Yamaksa yaşadım say, İşte geldim gidiyorum.
Dağ demedim taş demedim, Gözlerimde yaş demedim, Yalan dünya boş demedim, İşte geldim gidiyorum.
Kötülüğü yere yere, Şu göğsümü gere gere, Babamın gittiği yere, İşte geldim gidiyorum.
güzel şiirdi beğeni ile okudum.emeğinize sağlık,kaleminiz daim olsun şairim.hepimiz geldik ve babalarımızın yanına gideceğiz.kutlarım.tebrikler.merinden adanaya selam ve saygılar.
Bir usta yazarın deyimiyle söylersek “Matematiğin genelliği dış gerçekliğin bir genelliğidir; dolayısıyla matematiğin özeliliği de dış gerçekliğin bir özeliliği olmuş olur; ve dış gerçeklik içinde nesnelerin sayısı sonsuz olduğuna göre matematik genel olmak zorundadır.
Matematik, en genelleştirilmiş şey olduğu için dış gerçeklikle uğraşmada en elverişli bir araçtır. Yalnızca sıralamalarla, yani sınıflarla uğraştığı için evrenin sonsuz özeliliğiyle baş edebilir. Sonsuzluğun matematikte o kadar çok karşımıza çıkışı bir rastlantı değildir.
Şiirle karşılaştırın bunu. Onun vatanı öznel tavırlardır. Yani bilinç alanı, gerçek nesnelerle, onlar karşısındaki öznel tavırlardan ibarettir. Bu gerçek nesneleri en genel tarzda sıralamakla matematik sonsuzca : bütün dış gerçekliği kavrayabilen bir tek simgeye varır. Ama şiir bütün bu öznel tavırları en genelleştirilmiş tarzda sıralarsa egoya: bütün öznel gerçekliği kavrayabilen tek simge olan egoya varır.
Gerçekte soyut olan, öznel gerçekliğe bakarak genelleştirilmiş olan müziktir, şiir değil; tıpkı dış gerçekliğe bakarak matematiğin soyut oluşu gibi. Müzikte çevre kaybolur gider, ego büyür, genişler, bütün dram onun duvarları içinde geçer. Matematik, dıştan soyut ve genelleştirilmiştir; müzikse içten.
Ama şiir bilimsel kanıt gibidir, “katkılı”dır. Coşkuları gerçek nesnelere başlanmıştır ve bu onlara bir kendine özgülük verir. Gerçeklik, egonun görüşü içinde dolanıp durur. Bu demektir ki şiir, tıpkı bilimsel kanıtın somut ve özelleştirilmiş oluşu gibi somut ve özelleştirilmiştir; ama tabiî her iki durumda da somutluk ve genellik, gerçekliğin farklı alanlarını gösterir.
Bütün bu bilgilerin ışığında okuduğum şiiriniz hakkında diyeceğim tek kelime şudur:
Dağ demedim taş demedim, Gözlerimde yaş demedim, Yalan dünya boş demedim, İşte geldim gidiyorum. ========================== Değerli Üstadım; Bu Dünyadan gelen gidiyor gelen gidiyor... Ne alimler,ne zalimler gelmiş geçmiş... Dünya bir Han,Bizse uğrayıp geçen birer can. Yürekten Tebrik ederim. Saygılarımla .
Gönül sanki deli bir tay,
Yamaksa yaşadım say,
İşte geldim gidiyorum.
Dağ demedim taş demedim,
Gözlerimde yaş demedim,
Yalan dünya boş demedim,
İşte geldim gidiyorum.
Kötülüğü yere yere,
Şu göğsümü gere gere,
Babamın gittiği yere,
İşte geldim gidiyorum.
evet sevgili dost gitmeler ah o gitmeler ölümde olsa ayrılıkta olsa sayfada işlemiş nakış nakış dizeleri.