Kaz ÇobanıSabah seher vakti yola çıkarım Kazların peşinde meraya doğru Sapanımla bir kaç kumru yıkarım Doğmadan üstüme güneşin nuru… Dizi-dizi yürür kazlar önümde Finom koşar durur her bir yönümde Neşemden geçilmez güzel günümde Irmak kenarında pabucum kuru... Her gün bekler bizi can Kızılırmak Günümüze katar şan Kızılırmak Bıkmaz usanmaz her an Kızılırmak Köyümün iftihar ve de gururu… Öğle olur heybem açılır hazla Yağlı yavan yerim doyarım azla Sıcakla beraber yüzer de kazla Yokluğun içinde bulur süruru... Yorgunluk basınca bir gölge bulur Afacan halimiz biraz durulur Toplanır çobanlar oyun kurulur Herkesin yerine gelir şuuru... Akşam serinliği bulunmaz tadı Kazlarım doydular oldular cadı Onlar ağa şimdi ben çoban dadı Bunlar bu dünyanın tatlı oburu... Sıra-sıra olur eve dönerler Gag-gag öte-öte şarkı söylerler Garibi’ye artık veda eylerler Kümeste çok uslu cümlesi duru... Garibî-Salih Yıldız.......18.05.2009 . |