...İlmin Başı...
İlim tahsili için
Gurbet ele gitmişti Her şey tamam sanarak Yeter artık demişti. Sıla özlemi ile Yanıp tutuşuyordu Bir an önce yurduna kavuşmak istiyordu. Gidiyorken hevesle Yolu düştü bir kente Rastladı bir abide Koyuldular sohbete. Abit dedi " De hele " Hizmet nedir bileyim Yaptığın bu hizmette Seni bir deneyeyim. Dedi İlim tahsili Görüyordum efendim Bu konuda her şeyi Bir iyice öğrendim. Peki İlmin başı ne ? Söylermisin evladım Derecen nerededir Anlamaktır muradım. Her ne cevap verdiyse Bir türlü bilemedi Doğru cevap ne ise Abit de söylemedi Dedi efendim bunu Nasıl öğreneceğim Eğer öğrenemezsem Eve gitmiyeceğim. Onca yıl tahsil gördün Henüz öğrenmedinse Bir yıl hizmet etmezsen Cevap veremem bende Çare yok kabul etti Çünkü eksiği vardı Bir yıl hizmet ederek Doğru cevabı aldı İlmin başı SABIR mış Bunu da öğrenmişti Bir tek kelime için Bir yıl hizmet etmişti Ama mükafatını İlerde görecekti Başa gelecekleri Nereden bilecekti Derken evine geldi Kapıyı bir dinledi Eşi ile konuşan Yabancı bir erkekti Ben tahsile gidince Eşim beni aldatmış Bak hele şu densize Eve bir erkek almış. İkisini vurayım Sonra da kaybolayım Bana yaşamak haram Zaten kaydı hayatım. Sonra aklına geldi İlmin başı sabır dı Sab ahı beklemekte Belki bir hayır vardı. Ezanlar okunmuştu Vardı oda camiye Akşam gördüğü o genç Geçti müezzinliğe Namaz bitti cemaat Başladı konuşmaya Müezzini överek Babasını anmaya Anladı ki müezzin Kendi evladı imiş İlmin başı gerçekten Sabırlı olmak imiş. Sabrederek murada Erenlerdenim bende Ve hala beraberim Mutluyum sevdiğimle. |
Tunçluer