KEDER KELEBEĞİ
Keder kelebeği,
Kanatıyorsun yine inatla kozacığını, Bırak kendini örümceğe, Uyutsun güzel iğnesiyle, Bak söz verdi, Onun istediği gibi pijamaların olacak, Ve onun fırçasıyla dişlerin ahenkle parlayacak Yeter ki yaşasın diyor, Yaşasın ve yolumuzdan gitsin, Kanatlara ne hacet, Farz etki küçücük bir bitsin… Keder kelebeği, Sarsmaya gerek yok bu kadar ruhiyeni, Bak yine zihnin kısıkmış, divane ve deli, Sen bu gidişle delirmiş bir erkenlik ile, Yırtacaksın kozandaki ak sütlü memeyi! Yani ne şeytandan, Ne de rahmandan olacaksın, Bu gidişle, Hem yerden, hem gökten, Vahşi bir çılgınlıkta, azl olacaksın Keder kelebeği Ne onların ol nede doğru bildiklerinin, Kendini rüzgara bırak, Ve kendi doğanda savrul. Ebruli bir Akdeniz akşamında, İsyan etme geçen hayata, Kanat çırpınışların dünyayı yerinden oynatacak, Yeter ki şimdi bir şeyden uzaklaş Keder kelebeği, Doğru bildiklerinde seni örümceğe götürür, Yanlışlardan sıyrılanlar için, Doğrular görünmez ağlardır. Bulursan ıssız bir kuytu kendi mücevheratında, Orada sol yavaş yavaş. Çünkü sen daha tırtılken yanmayı seçmişsin. Gururlu ol keder kelebeği Onurlu öl. |
Kaleminize selam olsun
Dostlukla.......