Ne kadar haklıyım ki!Etrafımda ve kuşatan her yanımda Ne kadar çarpıklık görsem içim gidiyor dilim tutuluyor İnsan hilkatiyle yüzleşmem ve iradi manada hakikati görmem acı geliyor Her nasılsa aldırma gönül desem de Bazen çaresizlikten hayırlar murat etsem de kifayet etmiyor Sukutun safhalarında ve düşünce ufkumda karşıma çıkıyor ve çok üzüyor Gönül buya değil mi umuyor işte Nefesin tohumlarında ve emanetin yamaçlarında yol alırken Edebi değerlerin örfü güzellik talan edilerek şekilciliğin hasadı aşikârken Tak iyeler uğruna neler karartılıyor Gençlik solgun duvarların sayfalarında umudu çok arıyor Nitelik kimlerin uhdesinde ve manevi zenginlikte kalbi inşirahı kucaklıyor Haklısın sukut etmek bile zorlaşıyor Kimse seni sana bırakmıyor ve adeta sürükleyerek götürüyor Hayat boşluk kabul etmez deniyor ve her nedense hayat kime ne diyor Gücüm varlığımla mukayese edilemez Hür gönüllerin kudretinden nedense kimseler bahsedemez Mihenk iradeyle anlamlı, zaman kimin ruhunda anlamıyla öylece şahlandı Kalbimin hapishanesinde hicranı andım Zindanların ikliminde öylece baka kaldım aldırmadan kaçamadım Hiç kimseye bir şey anlatamazdım zira zafiyetlerimle anlaşmalı perişandım Gönlüm hüzünle nazar ederek gider Aşk gönlün dirliğinde iklimlere sevdayı çileyle hasreder Deryalar anlatsa da, kuşlar kanatlarıyla çırpınsa da kalp sahibini hisseder Yol hakkaniyet ölçüsünde hüccet eder Akıl kimliğin sayfalarında ve iradeyi sanatla bilgi diler İdrak tecrübenin deminde ve bilincin hakikatinde seni eminliğe sevk eder Gel ne dersem deyim sen aldırma Kaldıramayacağın yükün altında inleyerek varlık adına boğulma Zevki heveslerin ve gerekçesiz niyetlerin prangalarında ne olur sen yorulma Mustafa CİLASUN |
güzel dizeleri kutlarım