Kendi sesimde boğuldum.
Yine varmışsın uykusuz sabahlara.
Mahmurluk yapışmış yüzüne. Düşlerinden düşmüşsün, Dizlerin, kanrevan. Yine gömlegimi giymişsin. Saçaklarından, kanım damlar. Üzülme, dizlerinden degil, bu kızıl göl. Arkasıda yırtıktır gömlegimin, önceden. Sakla, tenimin tenine karıştıgı o gömlegi. Yakup’un kör gözlerini açanda, Altı üstü, kanlı bir gömlekti. Bahşettiğin mutluluktan dem vurdun. Öyle yordun, öyle üzdün. Beni tek sözünle vurdun. At kılına baglı keskin kılıç altında, Kral olmayı sen istedin. Gecenin yırtmacından ay taşmada. Yüreğimden sen akmada. Azaptan şeytan çoşmada. Bu gecede sana koşmada. Kan toplamış yalnızlığımın koynunda. Gözlerimin pınarında, yolculugun bitmez. Kipriklerimden sonra dinlen, Gözlerimin tuzlu havzasında. Kırkikindi yagmurları gibi bereketli. Herne kadar ahmaksam, ıslansamda. Öyle sevdimki seni, Yüzümde maskem yüzün. Damarlarımda akan sevdan. İtildim, kakıldım, bir cüzzamlı gibi atıldım. Her mevsim, kendi sesimde boğuldum. |
çok çok güzel bir kalem anlatımdı kutlarım saygı selamlar