kırılgan zamanın bükülmesi
kancanı degsen
bütün camım tuz-buz olurdu kırılgan zamanın bükülmesinde ve eritiyor çanağında acılarımızı korkularımız biz yatmadan uykuya içiriyor hadi bana bir şarkı söyle duygularım sürükleniyor -/fırtına öncesi rüzgar ekmekte hadi bana masal oku kıssadan hisse nasihatları boynumdan büyük -/fırtına sonrası dağılmış kumsal mıydık? adını mıhlıyorum kekremsi hecelerle nemli duvarlara zaman seni öldürüyor zaman beni süründürüyor işgaligetin bende hüküm illegal duygular besliyorum senin kanunlarına at beni zindanlarına kara mektuplar yolla... bir kez dokunsan boşalacak gözlerimden yaşlar ardı ardına orayı burayı sel alacak bütün meridyenlerin tekrar çizilecek sen değişmez başlangıcım baştaçım |
akmış bilekler, jiletlenmiş satırlardan
tebrikle...