gelincik tarlalarında gülücüklerin
endamında dört mevsim ay ışığı
zeytin gözlerin ceylan bakışı
saçların tel tel düşse avuçlarıma
kınalı ellerin avuçlarımda soluklansa
yarınların türkülerine güfteler yapsam
vurulmuş yüreğim sana çırpınırken...

mil çekilmiş karanlıkların gözlerine
ateş topu yüreğim sancılarda
el versem sevdana uzaklardan
laleler sersem yoluna renk renk
bahar cemrelerinde aşk diye düşsem içine
karlı dağların yanmışlığında erisem yüreğinde
çağlasam nehirler gibi, aksam Okyanusa
gülücüklerin konsa dudaklarıma
martı beyazlığında dokunsam gül tenine
muratların en muhteşemini tatsam sende...

aah sevgili! hayellerim dağ yüceliğinde
çiçeklerin özü kadar berrakım sana
arzularım öylesine köz olmuş ki
yeşil vadilerin arasında susuzum sana
nefeslerim kururken gece ayazlarında
isimini döker dudaklarım harf harf sessiz sokaklara
ne olur bitsin uzaklarda kalmış yalnızlığım
kimsesiz dolaştığım Okyanus kumsalları
sensiz kalmasın boynu bükük martılarım...


ey sevgili!.. baharlar güze dönmeden tez gel bana, olur mu?..