SAHİ SENİN GERÇEK ADIN NEYDİ/ AYTEN
Gelmesen de olur bu saatten sonra Ayten!
Ben artık gölgemi aldım gidiyorum, Az bir vaktim kalmış, öyle diyorlar zaten, Sorma sensizliğim nasıl acıtıyor canımı, Burnumda tütüyor güneş söndüren gülümsemen, Sen gittikten sonra her şeyi sattım üç kuruşa, Taksimi hiç paraya verdim düşünmeden, Sana inat yedim paraları karılarla pavyonda, Yüreğimde yine aradığımdın sen, Yerini tutmuyordu inan hiç biri, Ne gülümsemeleri senin gülümsemene benzer, Ne de öpüşleri senin ki gibiydi, Sorma onlardan öğrendim sensiz üşümeleri, Çok sürmedi hani bu dava, Ne yapsam unutamadım yine de seni, Kalmadı cebimizde bir lira, Paralar gitti, aşk hepten bitti. Ne yaptığımı biliyor muyum ben sensizlikten, Hani dedim anılarımı satamam ama, Seni hatırlatacak bir zerre kalmasın bari, Fotoğraflarını yaktım önce bir bir, O arzu dolu bakışlı siyah beyaz fotoğrafını, Ne çok severdim bilirsin. Her şeyi attım ateşe, kendimi bile, O fotoğrafı yakarken titredi ellerim. Söylendim kendi kendime, ne işlemişsin içime, Sonra hiçe sayıp beni terk edişin, Aklıma geldi ardına bile bakmadan gidişin, Nasıl kızdım ruhuma, hiddetlendim aşka, Seni anlatan şiirleri yakıverdim. Bakmadan akan gözyaşlarıma. Şimdi sensizliğimin ayazında üşüyünce, Sarılıyorum yamalı paltoma, bir de anılara, Isınıyor bedenim, ama kış var içimde, Diyorum ben hiç gülmeyecek miyim acaba? Kalbim gibi götürdüm tebessümlerimi de, Ey düşlerimin perisi, hiç mi acımadın bana. Bir süre seni beklemesine bekledim. Gelmeyeceğini anlayınca bekleyişlerimin sonunda, Alıp sevdanın kırmızı tükenmez kalemini, Adının üstüne çizgiyi çekiverdim. Şehrin ışıkları boyarken gözlerini, İki kelam güzel lafa sunarken sen kendini, Ben sadık bir Mecnun gibi, Ferhat gibi, Yaşarken hayalini sensizliğimin ortasında, Ah Ayten, bir sarı taksiye tav olup gittin. Söyle reva mıydı bu bana? Bu kadar mıydı o derin sevgin? Geçen düşümde gördüm seni Ayten, Kolunda iki adam geçiyordun bizim ordan, Kahkahaların inletiyordu boş sokakları, Gece sesinle yarılıyordu ikiye, Dilencimi sandı yanındaki o zengin züppe, Bir metelik atarken önüme, Ben dikmiştim gözlerine gözlerimi, Sen bakmıyordun bile, Kalktım kanter içinde, saat sabahın sekizi, Ulan dedim yaşamak mı bu be, Yine kucaklarken sensizliği, Ayten, sensiz ölmek en güzeli. Bu şarkılar tüketiyor beni artık, Sanki benim üstüne basılan, Arnavut kaldırımların soğuk taşları gibi, Zehir zemberek sözler geliyor kimi zaman, Denize döküyorum hasretimle derdimi, Kahrımı içiyorum dost meclislerinde, Geçen Rıza çağırdı, özlemiş beni, Kurmuş en zengininden çilingir sofrasını, Her şey ilk başlarda çok iyiydi, Bilirsin sarhoş olmam ben öyle kolay kolay, Muhabbette içerim azar azar, yudum yudum, Ne güzel şarkılar söylüyordum. Her şey seni hatırlatıncaya kadarmış, Vallahi gerisi hatırlamıyorum. Bendeki sevda, filmi koparmış. Bu saatten sonra gelme Ayten, Ağrılarım artıyor gün geçtikçe, Kendi halimi yolumu sürüyorum şimdilik, Çok sürmezmiş yatağa düşmem, O zaman ziyaretime gelir kimsesizlik, Merak etme ben senin gibi zor ölmem. Bırakır mı bu aşkın ahı seni, Sen daha dur ben sen gibi sürünmem, Alıverir Azrail bendeki emanetini, Ne istiyorum biliyor musun Ayten! Hani uzaktan bile de olsa görsem seni, Çalsam o andan güzel gülümsemeni, Çizsem gerçekliğinin resmini gözlerime, Ben alıştım be Ayten, Sensiz her gün ölmelere, Hayatımızda hangi doğru yalan değil ki, Sahi senin gerçek adın neydi? Söylemiştin ya bir Pazar günü buluşmasında, Çay içerken, simit yerken deniz kenarında, İlk kez sen söylemiştin hatta sevdiğini, Ayten anlamadım o günler nasıl geçti, Ölüyorum artık ruhumun aynası gelme bana, Emin ol tüm ruhumla sevdim seni, Helal olsun bebeğim sana, Bu dağ gibi adamı bir günde bitirdin. Gelme ölürsem mezarıma, Budur senden son isteğim. BAKİ EVKARALI |