Firkatin gözyaşlarımın ah u zarı oldu!Bilmem ki hala nerdesin Bilinmeyenlerin adresinde bir sersin, sessizliğin kadirinde seyredensin İçimi burkan, nefesimi sarsan ve ruhuma ıstırap yaşatan bir aşk-ı nefessin Söyle hala neden imtina edersin, çekincelerinin kıskacında kalmış bir asudesin Hiç düşünmez misin? Bir can olduğumu neden ihmal edersin, merakıma elemin sancılarını zerk edersin Kalbinin şehrine malik olamadım, meramımı niye anlatamadım, yıllardır ağladım Bir gün karşıma çıkarsın sandım, yazdığım mektupları bir sır gibi anbean sakladım Kalbimi hicran bırakmıyor Ruhum hüzünle artık baş edemiyor, takatim çekiliyor, gözlerim de fersizleşiyor Nereye baksam, bir ses duyacağım diye etrafıma bakınsam, umudum bedelleşmiyor Bir ses ver veya kelamın lisanıyla hissiyatını hasret, göçüm başladı ibret söylüyor Sukut etmeyi aşk saydım Sabretmenin rüknüyle barıştım, bahtımın kazasına kanaat etmeyi başardım Ne kadar hasretim varsa ummanın nazarına bıraktım, yâdımla umudu yaşadım Lahza kimin, nefes mefkûresiz mi neyleyim, kim diliyorsa hevesimi teslim edeyim Hazanın nazarında azadeyim Keyfiyeti artık neyleyeyim, nefsi muarızlarımdan koşulsuz arileşmeliyim Emellerin hülyasından vazgeçmeliyim, düşlerim çıkacaktır diye beklemeliyim Kalbimin sahibine iltica ederek, tefekkür etmeyi ve sabırla dirilmeyi öğrenmeliyim Ne kadar vaktim kalmışsa Cehdiyle ram olmaya Rabbim sağlık verirse, azmiyle canhıraş namzet olacağım Ecrin ve infakın ülfetini yaşamaya gark olacağım, bir kimseye bağlanmayacağım Yalın bir ümmet olmayı, asabiyetlerden korunmanın umuduyla aşkla yol alacağım Mustafa Cilasun |