Aşk-ı Veda (Bir şair öldü gördünüz mü?)
-I-
Bir veda şiiri yazacağım bu gece senden kalan son şairliğimle İstanbul da devr-i lale ve biz ayrıldık ıhlamur çiçeklenen bir sokakta hazan benim ta içimde soldu bütün yapraklar benim mevsimimde umut büyüktür gök kadar büyüktür hemde ama biz yıldızları da tükettik şair öldüren bir akşamda seher bekleyen bülbül misali gecede çaresiz zer tutar oldum sanki dünyanın her yanı Beyda aşk-ı hicran ile kavruldum. -II- ben sana olduysam candade suç muydu bilmedin kıymet engel olmaz aşk denen şeyde yeter mi sevgiye bu mazeret sevmeyecektin madem neden başladık oyun mu ki bu adına aşk dedik seni bilmem biz adamca sevdik sevdikde değer miydin bilemem bir daha kimseyi sevemem ............... değil bu veda sana ............................aşk-ı veda ...............................bir şairin ölüm fermanına son sözü -III- bir şair öldü gördünüz mü? beklerken umutsuz bir sevdayı çelme takılmış kahrolası gururu tükürüğe boğulmuşcasına avuçlarında .....gözleri geceye alışmışken ............gün olunca görmezmiş .............gün olunca sadece severmiş çünkü ..........................gece sevgisini yaşarmış ...................ve ayrılk vurduğunda kapısına ...................güneşle körebe oynarmış ...................gün olunca göremezmiş .................yanlızlığına dönermiş .............gecenin koynuna uzanıp ...dökermiş şarjöründen satırların şairler gece yaşar gece ölürmüş.............. -IV- ayrılığı anlamazdım ilk zamanlar gayet hoştu aşk-ı meşk ve devranı döndüren dünya vurunca buz gibi yüzüme ayrılığı öldüm....... kimsenin uyumadığı bir gecede uyuyarak.. ve anladım ayrılığı sadece ölüler bilir....... -V- dönüp duruyor kuşlar semada bakınıp da derya ya anlam katıyorum bu ayrılığa bitti bitmesine biliyorum da içimde çırpınıyor sanki kanat sesi kanatıyor.......... dilimden dökülmedi ya yüzüne karşı ruhumda hala sürüyor işkencesi ardı ardına vurdukça kırbacı yükselip deliyor arşı had’a diyemedim ya sana elvada tam ortasına yüreğimin yare-i hicran... -VI- sen uyurken öleceğim bu gece bir şairi asacağım satırlara kalemi saplayıp yüreğime şairce öleceğim sabahsız bir gecede -VII- uykusunu bölüp gecenin deldim delinmez karanlıkları ve ben ilk sevdamın kahpe gülüşünde anladım unutulmaz denen ayrılıkları vakit benim vaktim gecedir artık zaman bir kalem alıpta dilimden yüreğimden haykırdım bu gece vakit benim vaktim ayrılıktır artık zaman ben bir huri nin kahpeliğine aldandım.... -VIII- bir gün bir güzel cennetten sıkılmış demiş ki ’ göreyim şu cehennemi göreyim ki benim için kimler yakılmış’ -IX- ben seni hiç bilmeden sevdim hiç tutmadan elini konuşmasan dursan yanımda ve öylece bitse ömrüm razıydım... boşa demezler şaire deli ve kimse bilmez şairi deli eden güzeli.... -X- unutulmaza inanan biriydim öyle büyüktü aşk benim için çizgisi yoktu her biri birinden büyüktü belkide ben hala masallarda kaldım mecnunu kerem i hep var sandım ve ben bir gece sırf bunun için uyandım yarın sabah baktığımda güneşe seni unutmuş olacağım .......................ve bu kez gözlerimi açacağım .........................yansada geceden bitap haliyle ...........................bağırıp ben ölmedim daha! ! ! ! ..........bu bir şairin son sözü ..............çaresiz satırlarda .....................ben seni unutup öleceğim .............................. ...... ve bu bir veda ...sana dilimden dökülmesede ...bu bir veda geceye ..bu aşka veda bu gece . bir şair öldü gördünüz mü? yarınlarda bir yerde Bünyamin Demirci |
kutladım kaleminizi şair imgeleriniz bol olsun.
Bir veda şiiri yazacağım bu gece
senden kalan son şairliğimle
İstanbul da devr-i lale
ve biz ayrıldık
ıhlamur çiçeklenen bir sokakta
hazan benim ta içimde
soldu bütün yapraklar benim mevsimimde
umut büyüktür gök kadar büyüktür hemde
ama biz yıldızları da tükettik
şair öldüren bir akşamda
seher bekleyen bülbül misali gecede
çaresiz zer tutar oldum
sanki dünyanın her yanı Beyda
aşk-ı hicran ile kavruldum.
Her bir satır o kadar gusel ki ... yureğinize sağlık
saygılarımla muhabbetle şiir tadında kalınız...