YALNIZLIK
Acımasız bir nefretin karanlık kucağında,uçmaya çalışırcasına titreyen bir kuş,
Kim bilir belki uzak, belki de daha hiç görmediği,yerlerin hayalini kuran bir esirim. Hayatın kollarını kapadığı ve bir daha,hiç açmayacağı bir zindandayım. Çok uzaklarda sanıp ta yanı başımızda olan. Karşımızda olup ta göremediğimiz bir şey yalnızlık... Günlerin sanki durup ta hiç ilerlemediği bir andayım, zamanın tam ortasın da... Karanlık sokağın bekçisinin sadece yalnızlık olduğu, Gölgelerin bile bir birinden korktuğu bir akşam bu. Saatin tik, tak seslerinin, sanki durma git dercesine,hızlı hızlı çarptığında, Anlarsın işte o an içindeki acıların tam yok olacağı sırada, Yeniden yeşerip yüreğine tohum serptiğini. Son mürekkep damlaları son göz yaşları bunlar. Şu bembeyaz kağıdı ıslatan son göz yaşları. Arzulara umutsuzluğun çare bulduğu, isyanların yerine geldiği, Acıların sevgiyi yendiği, son karşılaşması akreple yelkovanın. Duvarların insana o acı veren bakışı, Adeta gölgelerin bile sahibiyle dalga geçtiği o anlar yok mu? İşte o zaman, işte o zaman kalemde sadece, HAYAT BİR ÇİZGİ ÇİZECEK KADAR MÜREKKEP KALMIŞTIR...[ |
karamsarlık...
ağır bir yara....
kronik bir acı var dizelerde....