Manevi Işıklarımmavi top, ulaşılamayanımdı benim manevi inimde kırmızı top, küçük mini minnacık bir uydusu ulaşılamayanın etrafında tavaf eden ikisi bir dururlardı tamda sinemde, görebilirdim onları istediğim zaman konuşabilirdim onlarla, onlarda benle; dert dinleşirdik, sefaya konuşurduk ruhumu paylaştırmıştım onlara,onlarda bana; ruhumuz liğmeleşircesine ben ne zaman yalnızdım,onlarda yalnızdı; karanlık aynalara bakarcasına bi an geldi kalbim cız etti, ettirildi beynim hüküm sürdü kalbimin topraklarına ve sürdürüldü kalbim yanmış, yıkılmış, toplarım artık ışıldamaz olmuş kalmamış içinde o ve o o ve o kaçmışlar benden, terk etmişler kimseyle konuşamamışım ruhum bedeniminden korkar olmuş yalnız başıma kalmışım düşündüğüm ve düşünenlerim olmadan mutlu insanlara beddua etmişim, elimde olmadan kalbimde olan bi nefretmiş bu ama sonra yeni yüzler yeni diyarlar unutmuşum ışıldayanları onlarda beni unutmuş çoktan hele ulaşılamayan o beni hiç sevmemişki zaten, sadece ruhumu sevmiş, ruhumda onu... Şerafettin KURUOĞLU 31 mart 2009 04:58 |
saygılarımla