Sularım Yükseldi Taşmam HaylazlıkBilmiyorum hangi çağ müstezaflarından Şu garip bendeliğin şu garip sesi Kentler pusudadır eller havada Tutuklu mu yüzyıllardır? Onunçün aranmıyor Dilekler rüyalar temenniler. Yoksa ölmüşükte Ayaklarının dibine düşmüşük Tahta sandaletli -mütekebbir bakışlı Duyarsız ilahların -ayaklarının dibine Ne işi var ensemin, kulaklarımın, dilimin Zarfım zarf atıyorum Dilekçem imzalı pullu Sözüm açık anlaşılır Bir diyen yok ki Kaybettin kavgalarını! **** Derin büzüştü Çağurun kırıldı Kanatların düştü Meğer ne zormuş ozan olmak İlkin durağına deliliğin Uğramak gerekirmiş. Sonra istediğin durağa giderken Yolda sonsuzluğun kucağına "Hadi ordan Kerata" Diyebilmek arsızlık Sularım yükseldi-taşmam haylazlık Zafer bana ne yakın ne de uzakta kalkan! Oklarımda kırılmış Alnımı küt küt burkan **** Ya dayak hakedildi Ya sürgün ya da ilmik Fukaralığı görülmemiş soyca Aslında bizde umudun Hep dolu tarafa bakmış öncüllerim Oysa şimdi atılmış hayaller ırmaklara Yalandır diye satılmış tüm gerçekler Ya terzi diye tanıtmış -kefen bezcisi- Ya kasap diye soyunup -ölüm çizgisi- Yumruklarım sıkıntıda, gözlerimde mil Ozanlık yaya kaldı Yaya tüm özgüvenim... Beyazıt - 1983 FOTOĞRAF: SEMİH SEYYİD |
Kutlarım.Selam ve Saygımla....