EFENDİM
Ar eder mürekkep seni yazmaya
Günahkâr kalemim, elim efendim Korkuyorum cemâlini üzmeye Günahkâr dudağım, dilim efendim . Senin sevgin ile doluyken özüm Adını zikretsem kızarır yüzüm Coşkun nehir olsa, çağlasa gözüm Günahkâr dökülen selim efendim. Yaratılıştaki sırsın, hikmetsin Ahmet’sin, Mahmut’sun, ol Muhammet’sin Sen ki çöle inen nursun, rahmetsin Günahkâr toprağım, çölüm efendim. Helâl nimet için yorulun dedin Nefretle akmayın, durulun dedin Allah’ın ipine sarılın dedin Günahkâr, uzanmaz kolum efendim. Nurun son halkası, son nebisisin Yaralı kalplerin sen tabibisin Hakkın sevgilisi, tek habibisin Günahkârdır yönüm, yolum efendim. Şefaat diyerek gelirim sana Güzelliğin yansır güldeki cana O gül kokun neden gelmiyor bana ? Günahkâr yaprağım, dalım efendim. Ayağında zerre olsam, toz olsam Düşlerimde görsem, yansam, köz olsam Dilinde ümmetim diyen söz olsam Günahkâr benim her hâlim efendim. |