YaĞMuR YAĞSa...
YAĞMUR YAĞSA
Keşke yağmur yağsa Ve gökkuşağı çıksa eskisi gibi renkli Şöyle bir ıslansa iliklerim Sigaram tütse buram buram Ağırdan bir nefes alsam eskisi gibi derin Keşke yağmur yağsa Ben ağlasam… Gökyüzü açılsa mavimtırağa doğru Sokaklar temizlense Karanlıklar arınsa günahlarından Güneş daha bir parlak olsa eskisi gibi Ay omzuma yaslasa başını Selam verse yıldızların ışıkları Secdeye kapanır gibi Pencerenin buğusuna dayayıp başımı Uzaklara doğru dalsa gitse bakışım Yolunu kaybetmiş bir yağmur tanesiyle tanışsam Onunla arkadaş olsam eskisi gibi Sonra yağmur yüklü bulutlarla karşılaşsam Keşke yağmur yağsa Ben ağlasam… Biliyorum Eskiden yağmur yağardı Eskiden ben ağlardım biliyorum Çocukluğum sevdiğimin adını yazardı Buğulu camlara… Ve ıslak nefesim çalardı yağmurun ıslığını Biliyorum Sen de şu an, Damla kalabalığı minik pencerene Dayayıp başını Beni düşünüyorsun… Çünkü bunu görüyorum. Keşke yağmur durmasa Ben hep ağlasam Karşı camda seni görme pahasına… Ve her yağmurda seni hatırlasam Toprak kokusu sinse bedenime Gözlerime yansısa gökkuşağının renkleri Ve yatağım ısıtsa tenini eskisi gibi Ve ben Yine dayamış olarak başımı buğulu camlara Seni düşünsem… Adını yazsam buğuya Çocukluktan kalma alışkanlığımla Seni ve beni düşünsem bir şemsiye altında Yürüyor olarak ıslak sokaklarda Eskisi gibi… Ah ulan! Eskisi gibi yağmur yağsa Ve ben ağlasam dolu-dizgin. Sen gülsen eskisi gibi Derin derin gülsen gamzeli… Derin dondurucularda sakladığım Anıları çıkarıp ortalığa. Hatırlasam seni taze taze Karanlık sokaklarında Ankara’nın Devriye gezsem sessizce Sigara içsem Hüzün içsem tonlarca Yalnızlık çeksem aile boyu Belediye ışıklarının altında Yine seni beklerken Yağmur yağsa Yada altıgen dolu. Keşke Ben ağlasam! yağmur yağsam! |