Çevremdekiler
Çıkıp baktım da çevreye şöyle bir dolaşarak,
Gördüklerim riya yalanla dolu yoktu sevgiden, Yokluktu fukaralıktı, açlık almış başını gidiyor, Dost olmak için, nedense fakirdi sevilmeyen. Herkes hücum ediyordu, paraya işe kuyruğa, Koşuyorlardı insanlar beleşe yokluktu bitmeyen, Ezenler mutlu ezilen yoksul derdi olan çoğalmış, Fakirler daha fakir de ezilendi hep dert çeken. Fatura banka kartları, çuval dolusu ceblerde, Dürüstlerde para yok da, borçlardı ödenmeyen, Borç yiğidin kamçısıymış, zenginse alıp kaçmış, Zenginler heybe doldurur da fakirdi sevmeyen. Söyle ey garip, neyine güvenirsin isyanınla, Bil ki öüm var zulum var, yok ederler seni birden, Senin gibisine düş bile yasak, kulak ver sesime, Boşa uğraşma, adam çıkmaz derler fakirden. En doğrusu sevmek diyeceksin, dürüst olanı, Hani nerede bulup sevsen, vede ona kulu olsan, Samanlıkta iğne aramaya benzer, o doğru olanı, Kalmamış’ ki etrafta, olsa da arayıp da bulsan. İnsansın elbet de olacaktır, umut dolu düşlerin, Ama ata sözü her umduğunu bulamazmış insan, Bak etrafa şöyle her yerde korku kol gezer olmuş, Sarılırsın boynuna gezerken o doğrudan bulsan. Dönüp baktım da ben, yıllarım çabucak geçmiş, Buna rağmen yoktu, eskiye göre bende değişen, Değişen tek şey saçlar kır, bir de sakaldı uzayan, Kuşlar’dı hala tellere dizilmiş, baharda sevişen. Kalmamış tanıdık yüz, çoğu gitmiş dostlarımın Bir yaşlı eşim kalmış, benim gibi evde bekleyen, O da gitse, işte o zaman ne yaparım hiç bilmem, Bizler gibi dürüst bir garibi, hayattır sevmeyen. İşte dostum ne umduk ne bulduk, fani hayattan, Sinek gibi ezildik, yaşam için soluk alıp dururken, Soğan ekmek azık oldu, yine de şükredip durduk, Doydu karınlarımız, zenginin yediğine bakarken. A.Yüksel Şanlıer 16 Şubat 2009-02-16 Antalya. |
Sinek gibi ezildik, yaşam için soluk alıp dururken,
Soğan ekmek azık oldu, yine de şükredip durduk,
sabır ve şükür şart . Tebrikler.