sarı
kadın mahpus talihini sermiş saçlarına
sarı bir gülüşü var susturur vurulmuş dağlarımı doğurmayan kaç kadın kaldı memlekette? aşk doğurmuyor analar savaş gecelerde sütten kesilince işte böyle adam da beşer de kadın sus dedi sustum iki dudakarası durağında bekleyen yanım kurşunlanmış ay gibi suskun ve solgun katilimsin sustum bir daha konuşmaz ne elim ne dilim ben hep örslenmiş aşklar biledim uçları gök gibi vurunca göğsümü ölen yalnızca bendim rüzgar konuşur mu sanırsın sustu yağmur bulutlara takılıp gelir ıramış doğulardan ikisi iki yerden döverler beni sustum dilime vurulmuş kilittir rengin. Yusuf Karaöz |
candan kutlarım
okumak büyük keyifti dost
sevgimle