’Ma’nâ ikliminden çıkarak yola
Dosdoğru diyecek sözü aradım
Muhannet etmedim eğreti kula
Hakikât içinde öz’ü aradım

Haksızlara atıp kendi yapmayan
Allah’tan başka bir yola sapmayan
Kendine helvadan putu yapmayan
Özü bir sözü bir giz’i aradım.

Çiğnenmiş otları al gül sanmayan,
Karga seslerini Bülbül sanmayan
Yalanlara doğru gibi kanmayan,
Basireti güçlü gözü aradım.

Ayrık otlarından şifa dermeyen
Bal yapan arıyı suya vermeyen,
Nefsinden başka hiç kimse yermeyen
Aslan bakışında kuzu aradım

Şan şöhret uğruna riya dolmayan
Karşıma mert çıkan kalleş olmayan,
Masum olup mazlum ah’ı almayan
Eğrisi olmayan düzü aradım.

Fitnenin sözüyle dosta kızmayan
Kitabında namert sözü yazmayan,
Göğe çıkarana kuyu kazmayan,
Ahdine vefalı az’ı aradım.

Güneşi kapatıp ay’a bakmayan
Yağcılık yapana arka çıkmayan
Gül topu atana kurşun sıkmayan
Muhabbeti çalan saz’ı aradım

İnsanlık tarafı asla batmayan
Edebi erkânı yolda satmayan
İçinde nefreti nasır tutmayan
Buzları eriten yaz’ı aradım

Hırsına kapılıp adam satmayan
Kimseyi üzecek fitne yapmayan
Soğuktan donsada ayaz yapmayan
Kışları yaz eden söz’ü aradım..........FATMA NAZ



GÖZLERDEN YOL BULUP ÖZE ULAŞTIM,
NİCE GÖNÜLLERDE GEZİP DOLAŞTIM,
SIĞMADIM BİR YERE KENDİME TAŞTIM,
NİYAZLAR İÇİNDE NAZ’I ARADIM........................mustafa yaralı