Fitnat Hanım-2
Omuz başını öper kumral saçları,
Kurumuş leylak kokusunda, Bayıltan hazlar gibi. Arada yalanlar kaçar dudaklarından, Geçmiş sevdalara dair. Önüne düşer gözleri, Gelinlik kızlar gibi. Avuç içlerinde ter, Apansız yanakları kızarır, Olgun kirazlar gibi. Dalına basınca ihanetler, Bir öfke ile Çiy damlaları uçuşur kirpiklerinde, Bakışları İskeçe soğuğu, Donduran ayazlar gibi. Şeytan kıvrım kıvrım , Gülerken dudaklarında. Öyle bir şeyler geçerken aklından, Bir sıcak rüzgâr girer bedenine, Bulutsuz yazlar gibi. Eski zaman türküleri söyler bazen; Söyler de Dalar gider geçmişte bir sevdaya, Ağırdan ağıra bir hüzün çöker. Anılar, tül perdeler ardından Serpilir, Sararan güzler gibi. Aklına düşer bir sabık sevgili, Yaşından genç, teninden yağız. Yüreğinde hafiften bir çırpınış, Serçeler misali. Sanki Hâlâ O’nu özler gibi, Hâlâ yüreğinin bir köşesi, Derinden derine, Dişlenmiş dudak acısı kıvamında, Sızlar gibi. |