MÂZİ RENGİNDEŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Bir antikacı dükkânında gözüme iliştiler. Tozlu, eski konsolun üstünden öylece bana bakıyorlardı. Ne garip, sanki gözlerinde gözyaşları vardı.Çakıldım kaldım karşılarında. Yavaşça uzanıp elime aldım. Önce hiç görmediğim, ama beni müthiş etkileyen, kendine çeken bu yüzleri, bakışları inceledim. Sanki hayattaydılar, canlıydılar. Bakışlarıyla bana birşeyler anlatmaya çalışıyorlardı.
Tül yaşmağının altında sırma saçları belli ki fildişi taraklarla taranmış, omuzlarından aşağı salınmıştı. Nazlı bir kuğu gibi eğilmiş boynu, elbisesinin dantelleriyle süslenmiş. Elleri düzgün. Hem dolgun, hem ince. Bir bahar gibi tazeliği. Kaşları düz, burnu küçük, minicik bir gül goncası gibi dudakları... Bakışları; en çok etkileyen gözlerindeki bakışlar...Bazen de gözünden yaş damladı, damlayacak gibi...Şimdi hüzünle ufuklara bakıyor. Karanlık bir dehlizde görünmez gibi dibi... Yanındaki genç kız arkadaşı olmalı. Ya da kardeşi. Başını önüne hafifçe eğmiş. Yandan kaçamak bakışları. Işıl ışıl, gözlerinin içi gülüyor. Karanfil dudakların arasından çok hafifçe dişleri görünüyor. Diğerinin aksine biraz muzip bakışları. Minicik ellerinde bir demet çiçek. İki gonca da kendileri. İpek elbiseleri hoş kıvrımlarla bezenmiş. Şu boş kubbede kendileri gitmiş, şimdi kalmış köşede solmuş resimleri....Hâlenur Kor Köhne bir dükkânda Bir konsol, tozlu, Üstünde gülümsüyor tatlı bakışlar, Seneler öncesinden, sevecen, çapkın... Bir tüle sarınmış eski bir rüyâ, Belki yaşanmamış, belki yaşanmış. Güzel ellerinde mâzi gülleri, Yıllanmış şarap gibi, Mâzi renginde... Hâlâ gülümsüyorlar çocuklar gibi Sanki uykusundan henüz uyanmış. Bana gülümsüyor bir an bakınca Yumuşak, kadife, kahve gözleri. Saçlarında duruyor dalga dalga, Fildişi tarağın diş diş izleri... Meltemli bir bahçede açmış çiçekler, Minik ağızları karanfil, gonca, Soru sorar gibi hilâl kaşları, Anlamak isteyip, uzanıyorum, Ah! Damlıyor elime Gözyaşları... Yıllanmış şarap gibi, mâzi renginde... Hâlenur Kor |
tebrikler