BEYMELEK II
Öğleden sonra.
Mayısın ilk günleri, Hıdrellez yakında. Sanırım üç gün var. Zamanı, köstekli saat misali Yeleğin cebine koyup da geldim. Şairin cesareti Ya da yangısı olmadığından Soramadım kimselere, Yirmibeş saat önce kimin geçtiğini! Sorsam bilmezlerdi, Hep öyle dedim kendime. Ömrü bir yıla döndürsek, Neden bahar gibi er düştün gönlüme. Ömre bir gün desek, Sabahın serinliğinde düştün gönlüme. Az mı dua ettim de, Vakitsiz yaktın da gittin. Daha eremeden kopardı(m)lar dalından. Ne sana bir tầd kaldı, Ne de bana. Hamlığın, burukluğu hala damaklarımda. Yutmak mümkün olmadı bunca zamandır. Her defasında boğazımda bir yanma. Denizin esintisi gelmeye başlamadan, Yapraklarını bile kıpırdatmaz, Sanki korkar ağaçlar. Bir böceğin nidấsına gecikir cevaplar. Öylesine dinlerken zamanı, Bu duyguları getirir oturtur Düş(ünce)lerimin en başına! Derim ki o zaman; Her şey böyle zamanlarda güzeldi. Ya da benim ki yanılgı! Zamanı nasıl harcadımsa hoyratça, Bu gün yarın demez tüketirdim... 03 Mayıs 2005 |
Yeleğin cebine koyup da geldim.
Sabahın serinliğinde düştün gönlüme.
Az mı dua ettim de,
Vakitsiz yaktın da gittin.
Bu ne duygu seli böyle şair,Okuyanı mest ediyorsun,yıllar öncesine sürükleyip götürüyorsun,gönlüne sağlık sağolasın,Selamlar...