KOKARDI MEYVASI
Buğulu camlara, yazdığım yazılar,
Hatırlarım da birden yüreğim sızılar, Tüterdi saçtan yapılma,odun sobam, Camı açardım, buz olurdu buğular. Ellerimin yapıştığı, buzlu demirlere, Zemherinin sovuğu, işlerken iliklere, Sabırsızca beklerdim demlenen çayı, Bakardım, demini almış mı çay diye, Yıllar gelip geçerken, bu yerlerde, Ne ozan ne şairleri gördüm köylerde, Onlar çaldı, ben dinledim zevk aldım, Çok içki içtim, sızıp kaldım evlerde. Bu yer ki eskinin, ozanların Sivas’ı, Bahçelerinde, pek çok vardı ayvası, Şimdi ozan yerine başkaları türemiş, Aşık Veysel’in de kokardı, meyvası. Yıldız dağına bakar da, şu Banaz, Görür karşısında, zirveyi bembeyaz, Pir Sultan şah’ına giderken o dağdan, Üşütmezmiş, ilikleri donduran ayaz. Ah neyleyim, neyleyim seni Sivas, O canlara nasıl da kıydın sen Sivas, Sen ki ozanlar diyarı, bir şehirdin, İşgal mı etti birileri de değiştin Sivas. A.Yüksel Şanlıer 2 ocak 2009-01-02 Antalya |
O canlara nasıl da kıydın sen Sivas,
Sen ki ozanlar diyarı, bir şehirdin,
İşgal mı etti birileri de değiştin Sivas.***
---Olayı "SİVAS" üzerine ve bir şehire seslenerek ifade etmek haksızlıktır...Her yerde, her çeşit
insan da vardır ve her türden olaylar olabilir.Bir şehiri ve insanlarını töhmet altında bırakmak doğru değildir. SİVAS , aynı SİVAS ve şehir olarak ozanı da vardır, insanları da vardır...Değişen hiçbir
şey de yoktur. Rahat olun , sn.Şanlıer ! Güzelliklerini ön plana çıkarıp, çirkinlikleri devamlı işlememek
daha doğrusudur. Dört dörtlük güzellik , hangi şehirde vardır ?!...