bu bi ruya olmalı...
aşk mı benim içimde esir,
yoksa ben mi aşkın içinde esirim? kimsenin tanımadığı, unutulmuş, uzak bir yerdeyim... gitsem yol yok dönsem mecal, tam şah damarıma pusu kurmuş ecel, uzansam tutunamam,kaçsam kaçamam, anlayın beni; hiçbirşeye yeniden kucak açamam... bıkmışlık var tenimde, tutunmaktan aciz kalmış ellerimde, sevgiyi en sonunda unutmuş yüreğimde, korku var belirsiz bir korku içerimde... hayat saçlarıma yapışmış tel tel çekiyor, uzaklardan bir ses;"gelsene..."diyor, gözlerim yorgun yorgun bulutlanıyor, inanın ağlamak artık saçma geliyor... munzura bakıyorum eteklerine kadar kar var, kendime bakıyorum;ciğerlerime yapışmış oklar, bu şehirde kapanmış mutluluğa giden yollar, hiçbirşeye anlam veremiyorum... inanmıyorum yaşadığım hiçbirşeye, inanmıyorum ne aşka,ne de sevgiye, inanmıyorum artık insanların hiç birine, şaşırmış kalmışım "ne oldu bana böyle?"... yok yok bu bi ruya olmalı, uyanmaya çok az kaldı bence, eğer ruya değilse; nedir bu içinde çırpındığım bilmece...? herşey çok garip uyandırsın artık biri beni, kaybettim kaybedeceğim benliğimi, ne olur bir silkeleyin uyanırım belki, bu kabus son bulacak biri beni silkelerse sanki..... |
inanmıyorum ne aşka,ne de sevgiye,
inanmıyorum artık insanların hiç birine,
şaşırmış kalmışım "ne oldu bana böyle?"...
inandırmaz hayat olup bitenlere..
geçer vakit bilirsin de,
gözlerindeki bulut niye ?
yüreğindeki bu hüzün de ne ?
yüreğinize sağlık..
oldukça dokunaklı dizeler..
saygılarımla..