-Başlıksız-Çanakkale’de savaşan Fransız bir general, Hatırasında ne yazıyor, bak da ibret al. Soranlara der ki: “Yaşlıdır hala gözlerim, İnsanlık dersi için okunmalı sözlerim. Çok kanlı bir boğuşmadan sonra dolaşırken, Bir Türk askerine gözüm takıldı aniden. Bana tuhaf görünen hareketleri vardı, Ona doğru yöneldim, beni bir merak sardı. Bir de baktım ki, ağır yaralı bir Fransız’ın Yarasını sarıyordu, hiç aldırmaksızın. Kendi elbisesini kesip, yaralı ere, Tampon yapıyordu, kanın fışkırdığı yere. Durdurmuştu can düşmanının akan kanını, O da ağır yaralıydı, akıyordu kanı. Kendi yarasına basmıştı bir avuç toprak, Düşmanına bakıyordu, merhamet duyarak. Rüyadaydım sanki olanları görüyordum, Koşarak yanına kadar gidip şunu sordum: -O sana düşman değil mi, yarasını sardın, Ne yapmak istiyorsun, söyle nedir maksadın? O Türk askeri yarı baygın zor cevap verdi; -Bu asker yaşlıca bir kadın resmi gösterdi, Anladım ki anasına gitmek arzusudur, Belki anasının bir tanecik kuzusudur. Kendim şehit olacağım, bunu biliyorum, O anasına kavuşsun, budur benim arzum. Akan gözyaşlarımı silmeye çalışırken, Son nefeslerini vermişti ikisi birden. Gözlerimin önünden hiç gitmez bu manzara, Türk’e hayran olarak gideceğim mezara.” 13.08.2004 |