ŞİMDİ HASRETİM SENİN ŞEHRİNE
Şimdi hasretim senin şehrine
Ellerim ellerine muhtaç Razıyım seni görmesemde İllede gözlerin gözlerin desemde Farkındayım uzaklığının El salla belki hissederim Ellerini tutmasada ellerim Rahata ermesede bedenim Dağları aşıpta geleceğim sana Eskiden olduğu gibi yine gülecek yüzüm Nisan yağmurlarıyla bereketlenecek sevgim Doğum gününü kutlayacağız seninle Üfleyeceğiz mumları birlikte Ney sesiyle meyleri içeceğiz Yıkılmayacağız dans edeceğiz sabaha dek Aşkımız pekişecek olacağız sarmaş dolaş Tan yeri ağarırken seyredeceğiz denizi Akşamdan yarım kalan şişenin dibine vuracağız Taki güneş çıkınca tepemize Leylasını bulmuş mecnun gibi bahtiyar Islık çalacağım pürneşe Sahile veda edeceğiz beraber Isırgan otlu patikalardan yürüyeceğiz Sanma seni bırakacağım birdaha Ellerine kenetlenecek ellerim Vuslata ereceğiz bahar serinliğinde Gün kavuşurken akşama İliklerimizde hissedeceğiz aşkı Leylekler üşüşecek şehrimize İkinci baharı yaşayacağız sen ve ben Matemim bitecek kavuştuğumuz gün Aklım düşmeyecek yollara birdaha Şah damarın kadar yakın olacağım sana Kollarımda uyuyacaksın çocuk masumiyetinde Ilık sonbahar akşamlarında denize bakan balkonda Mavinin en koyu olduğu koy manzarasında |
Yaşa kurduğun hayallerini
Doya doya...
En ince ayrıntısına kadar...
Özlemler son bulsun ,sevgi kucaklasın sevenleri....
Harikaydı....
.........................Kutluyorum gönülden............