Onlarca Ölmek
takvim yapraklarında on kasım
aklımda beynimde hep sen varsın silüetin hiç gitmez gözümün önünden mavi gözlerinle çakmak çakmaksın ben her on kasım’da onlarca kez ölürüm... ankara’da anıttepe’de kabrin içinde sadece bedenin var ruhun hiç gitmez sevenlerin yüreğinden kocatepe’den fırlayacak gibisin ben her on kasım’da onlarca kez ölürüm... karanlıktır yine ülkemizin gerçekleri aydınlık sabahlara sen doğarsın kurduğun devrimleri bir bir yıkmaya çalışanlar yalancı sevenlerin çekilmez ortalardan işte ben o yüzden her on kasım’da onlarca kez ölürüm... bir yanım dolmabahçe bir yanım anıtkabir ışığın sönmesin hiç gecelerin pırıl pırıl arslanlı yoldan yürüyen sevenlerin bir de anı defterine yalan sevgi yazanlar işte ben bu yüzden her on kasım’da onlarca kez ölürüm... doğacak bir sabah yeniden güneş yakılacak mutlaka kurtuluş için dağ başlarında ateş çakmak gözlerinden kıvılcımlar alarak ne kadar umutlansak ta biliriz ki sensiz olmuyor işte ben o yüzden her on kasım’da binlerce kez ölürüm... her on kasım’da sana gelenler yalan yüzlerini sana dönenler içlerinde nefret yüzüne gülenler bak sokaklarda yürüyor seni sevenler işte ben bu yüzden her on kasım’da onlarca kez ölürüm... (Ruh’un şadolsun, anıların önünde saygıyla eğiliyorum) Kral Sergin (Erdal İrfan) Köln 10-11-2004, 13:27 |
kaleminiz daimolsun saygılar