Aşk ne kelimelere sığar, ne harflere,
Lâ harfiyle başlar, ama orada durmaz,
Kelimeler kifayetsiz kalır bu denizde,
Sözler yetersiz, suskunluk bir sel olur.

Ne gönül anlatır, ne dil döker sırrını,
Her bakış bir mektup, okunmaz ama okunur.
Hû aşkı gizlidir, saklıdır derinlerde,
Bir Lâ değil, bin Lâ vardır her nefeste.

Ruhun gizli odalarında fısıltılar,
Sessizlik içinde yankılanan adın,
Ne sabah aydınlatır ne gece söndürür,
Aşkın dili yok, yalnızca yaşanır.

Yakarışlar dudakta, yürekten kopar,
Kelâmın bittiği yerde başlar o haller.
Bir harf ki inkâr, içinde sevda saklı,
Lâ’nın ardında vuslatın yolu gizli.

Sözün sınırını aşar her aşık,
Bilemez hâlini ne sabah ne akşam.
Her kıymetli an bir vuslat niyeti,
Aşkın dili ne sığar harflere ne satırlara.

Bakışınla başlar her kutsal kıyam,
Gözlerin bir sır, okunmaz, anlaşılmaz.
İçinde yanan bir alev, sönmeyen,
Lâ harfinde saklı sonsuz bir yangın.

Aşkın yükü ağır, taşıyamaz kelimeler,
Bir Lâ ne ki, o da yetersiz kalır.
Hâlim bir bilsen, ne diller dökülür,
Ama susmak gerek, aşk susmaktır.

İnancın uçurumunda yüzen ruhlar,
Lâ harfiyle başlar, sonsuzluğa yürür.
Bir kelime ki; yokluğun varlığı,
Yokluğun içinde varoluşun ta kendisi.

Gözyaşları dökülür, gülüşler saklanır,
Her harf bir sırra dönüşür sessizlikte.
Aşk bir mızraktır, saplanır kalbe derin,
Lâ harfiyle başlar, ama orada bitmez.

Yolcu yola çıkmadan bilmez varışını,
Aşık aşktan önce anlamaz derinliği.
Lâ harfiyle başlar, bütün bir ömür,
Ama kelimeler yetersiz kalır orada.

Bir nefes ki, bin kelimeden daha güçlü,
Sözler harf olur, aşk olur sırra dair.
İçinde saklıdır tüm kainatın sesi,
Lâ harfine sığmaz aşkın sonsuz hali.

HABİB YILDIRIM / BÂİN-İ ADLÎ
(7 Ağustos 2025)