0
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
85
Okunma
Cemreler düşerdi Nil yeşili gamlı gözlerinden
Hayatın kenarında ya da dışındaymış gibi yaşıyordu
Göğün ve suyun karanlığı birbirinde erirken
Hayal kayığı hep o sükunla kayıp gidiyordu
Gecenin gözü ve ayın hâlesi arzı endam ederken
Rüya nehrinin üzerinde hiç kırışıklık olmazdı
Bütün sesler susar, gülüşü gece ıssızlığında çınlardı
Gümüş pırıltılı bir sis, sulara sürünüp dalgalanır
Yüzü batan güneşin son şavkıyla aydınlanırdı
Veda eden ve sönen günün solgun benzine karışır
Altın bir rüya, berrak bir müzik bu, ufkumuzda salınırdı
Uykusuz gecenin derinlerinde duyabiliyorum onları
Bunun için biliyorum elemli, sûzan ve hazin yaşamları
Kendimi karanlıkta bir tablo gibi seyrediyorum
İçimde bir gül diyarı vardır yalnızca, biliyorum
Yosunlar yükseliyor, yakamozlar titriyor görüyorum
Gecenin gün olmaktan vazgeçtiği bir diyar bu
Herkül Sütununa çarpmış gibi aniden duruyorum