0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
72
Okunma
Beni bıraktığın yer hâlâ aynı.
Sigaramı hep orada yakıyorum mesela,
Rüzgâr yine saçlarımı karıştırıyor,
Ama senin adını karıştıran yok artık içime.
Kaç mevsim geçti aradan bilmiyorum.
Ama hâlâ sonbahardayım ben,
Sen gittiğinden beri.
Yapraklar değil, kelimeler düşüyor içimden.
Hiçbir vedan tam olmaz derlerdi,
Ama seninki çok ustaca...
Ne bir açıklama,
Ne de gözlerimin içine son kez bakmak.
Yine de sana kırgın değilim aslında,
Kırıldığım kendim.
Bu kadar sevilmeyi hak etmediğimi
Senin yokluğunda öğrendim.
Geceleri ne kadar sevdiğini biliyordum,
Şimdi geceler seni seviyor…
Ben sadece dinliyorum artık,
Uyuyamayan saatlerin içinden geçerken seni.
Bir gün döner misin bilmiyorum.
Zaten artık kapı çalmıyor.
Ben,
Kendi iç sesime bile cevap vermeyen bir adamım.
Aynalarda göz göze gelmekten kaçınıyorum,
Çünkü orada
Sana hâlâ "gitme" diyen bir çift göz var.
Ve ben kendime bile "yeter" diyemiyorum.
Ne zaman biri “Nasılsın?” dese,
İçimden “O gitti.” demek geliyor.
Ama sadece “İyiyim” diyorum,
Çünkü gidişini kimse anlamıyor.
Sana yazmadığım mektuplar birikti,
Bir gün okursan anlarsın belki:
Bu sadece bir ayrılık değildi.
Benim için bir ömür sustu orada.
Herkes giderken bir şeyini bırakır ardında,
Sen her şeyimi alıp gittin.
Sadece bir fotoğraf değil eksik olan,
Ben artık kendimi de bulamıyorum.
Ve bil ki…
Gidersin,
Ama bazı yüreklerde kalırsın.
Ben seni,
Beni bıraktığın yerden hâlâ taşıyorum.