Sıtkım da sıyrıldı sözümden döndüm,
Tiksinti başladı, nedeni malum.!
Bağrım da delindi, içinden yandım,
Köz belleme yanan, sebebi malum.!

Sen çok sağol, çok yaşa, dünya sana,
Benim dileklerim, mezbut kalana,
Tanımam hiç bilmem, dersin sorana,
Azdan çoktan şeyler, diyeni malum.!

Gün batanda gelen, utangaç duyğu,
Azından az veren fedarkar olgu,
Sarhoş duyğularda, yatagan kaygı,
Ağıdım odur ki, akanı malum.!

Onlarca yıl bekledim, üç ay gelmez,
Dokuz ay durdum da, üç aylar geçmez,
Alay da yapanlar, arkadan sevmez,
Yoz bakış bakıyor, bakanı malum.!

Kanımı kaynattın, bende insanım,
Çıkıyor dumanım, yanıyor canım;
Seni sen sandım, olmadı yalanım,
Yolun da yoruldum, kalanı malum.!

Erisem kar gibi, dönüşüm olmaz,
Bagırsan çagırsan kulagım duymaz,
Şu hâlime bak, sana bir şey kalmaz,
Bu yılda yollandı, yalanı malum.!

Yürekler sızlanır, kalın yarası,
Yaşamak budur, kaşla göz arası,
Yumurta yarısı, agla sarısı,
Dökülen yerimde, olanı malum.!

Hürmetim kalmadı, sen neler dersin,
Sözlerim batağan, duyğu ne etsin,
Miadı ölçüsüz, neleri desin,
Hatırda kalmadı, soranı malum.!

06.05.25 / Saat 15,49
MİADI / Mehmet AY)