KaLeMLe SaKLaMBaÇKendimi tutamadığım anlar vardır. –kalemimi… Kazıyarak zorla doğru yeri tutturamayarak yazdığım anlar… Canımı sıksa da parçalasa da o yazılar dökülür kalemimden… Bak yine tutundu elime uzaklaşmıyor benden Kâğıda doğru 45’ bi acı aldı Yazmasını istemiyorum… Durmuyor satırlar doldu dökülüyor Git! Diyorum istemiyorum Ağlıyorum Uzak dursun istiyorum Yazmaktan usanmıyor… … Özümü kaybettim ki bulamıyorum özümün içindeyim ki bulamıyorum özümü içmek istiyorum gözlerimin arkasında bakmak istemeyen bi nokta bakmak istemediği bir yöne bakarken nereye kadar gidebilir bu huzur ve huzursuzluk … Tutmak istesem de acıları içine katsam da mutlulukları karar verme katalizörü çalışmıyor bir türlü İçime saklanasım var… … Kelimeleri içime gömüyorum dışarı haykırıyorlar tüm cakralarımdan fışkırmaktalar duyularımı kontrol edemiyorum kontrol merkezi hata veriyor içimde kayboluyorum belkide kaybolmak istiyorum ancak hayır yine ordayım orda olmak istemiyorum yanında olmak istiyorum yanımda olmasını istiyorum Aşkımı yüzüne haykırmak istiyorum! … Neden? Ve ne çekiyorum e - de - den hali? Geçmiş zaman hızlı geçen zaman ya da hızlı gelecek zaman neden bu kadar hızlı AN! bi an kaçmak istiyorum yanından uzaklara ama seni bırakamayacağımı bilmek beni bitiriyor yanında olsam hep seninle olsam... Başkalarına hesap vermek zorunda olmasam seni paylaşmak zorunda olmasam hiç birseyle ya da hiç kimseyle gözlerinin içine bakıp yine söylesem seni seviyorum diye acı çekmesem senin için ya da çekmesek bizim için... … bu kadar ağır olmamalı bedeli aşkın hazıra konmak da değil.... … Seni sevi yorumlarla doldursam içimi içimden içini çıkarabilsem ya da güvenim sonsuz olsa koşulsuz olsak... … Uzaklaşmaya ve kusursuzlaşmaya çalışıyorum Hepsinden öte... Şu an adını andığım her şey içimi acıtıyor... Gözlerim dalıyor, boğazım düğümleniyor ve hepsinden önemlisi HİSSEDİYORUM hissetmek istemediğim kadar güçlü... Ateşim hep beynimin bi köşesinde Yaptıklarımı sorguluyor bana ve bundan sonra neler olacağını... Sanki basit bi hurafe öykü gibi kocaman bi KARABASAN. Ellerimi kenetlemiş birbirine bütün gücümü almış elimden ama hala gücümün varlığını savunuyorum neyime güveniyorsam? Yaşamın daha doğrusu yaşamımın içinde bi yerlerde kayboldum... Hep kendim kurtulabileceğimi savundum ama bu sefer sanırım sandığımdan da çaresizim... … Kalbim acıyor içimden sesin çekiliyor seni çekiyorlar acılar içinde içimden uzaklardasın artık belkide orda kalacaksın üzülmek de bana uzak artık var olduğunu unuttuğum duygularımı hatırlattığın için bütün bunlar. Bütün bunları benden almaya tekrar kimin gücü yeter? Ama tekrar öldürmeye SENİN! … Ruhumun içinde bir yerler var MUTLU Bir yerler var acı içinde Yada kıvranıyor kendini tutamadan Yükseldikçe yükseliyor ama kalbimi de bi o kadar acıtıyor Çıplak ELLERİM kanıyor… Kanarken gözyaşlarımı içime akıtıyor Sahip çıkamıyorum sahip olmak istediklerime Kopuşlar var kopmasını istemediğim Acabalarla dolu bi kısır döngü Kaos mu? Boşluk mu? Çocuk muydum? Çocuk mu oluyorum? Beklide büyümek istemiyorumdur… … İster miydin ellerimin kanamasını Ellerimdeki kanın senin içine akmasını Parmak uçlarımdaki tüm acıyı Bedenine akıtsam… Seni de benim kadar kanatsam İstemem benim canım kadar acısın, kalbin benim ki kadar ağrısın… ... her yanım acırken sözcükleri bulamazken sana kendimi vermek isterken bi heykel gibi oturmuş resimlerine bakıyorum benden daha canlı daha huzurlu ölümümden daha hüzünlü seni seviyorum diyemememin acısı kaplamış bütün odayı havayı inkar etmek istesemde yakamı bırakmaz kurtulamam kabus gibi peşimde sadece sen gelene kadar... prizmatiQue … Kör müyüm kütük mü bir anlasam … Yıkımların arkasında nasıl durabiliyorum halen Ayakta kalmanın yolunu nerden buldum - buluyorum Seni özlemenin yolu neden benim kalbimden geçiyor hep Bide o yolun geçtiği bölge neden acı veriyor Bu kadar mı zor her şey? Acı sözcüklerde midir? İstemek yetmez ki bazen Bazen dinlemen gereken yeri susturmamayı bilmek gerek Sevgi içinden dökülüyorsa onu serbest bırak… … Yazılarımın içinde kaybolmak var Tutamamak var hiç bir şeyi Elimden kaçırmak var kalemi Kalemin hakkını vermemek Kaleme ihanet etmek Ucunu açmak hatta yontmak Kanırta kanırta içinden dökülmesi var olup biten her şeyin Ama bunlara birde engel ol! Saf-ı var Engel olmasan üzülürsün diyen bir yüz var O yüz hep sana bakar O yüz ki hep içine bakar O yüz içinden çıkar Ağlamak var taaa duygularının içine Ruhunu acıtarak Haz mı verir bu… … Ne sakat açtığım zaman mı kaçışıyorlar ellerimden yoksa zaman mı kaybediyorum kayıp nedir? Ya kazanç özüm sevmek mi? var olanı arzulamak var olanın acısını çekmek değil midir ki? var olmak var-ı istemek var-ın içinde yer almak... Çabalamak ne için? Peki ya çabaları harcamak harcanan çabanın ucunu görmemek... Zevk huzur sefahat AŞK en acısı... Sanki yasaklar zorluyor zorlu elzem kılıyor elzemi hak görmek ELZEM’E HAK VERMEK... … Hep "neden" diye sormak "neden"lerin cevaplarını bulmak "sonuç”a ulaşamamak "sonuç" … Vazgeçemiyorum Vazgeçmek zorundayım Ben, ben olarak kalacaksam Yüze bakmanın acısını taşıyacaksam Deli edecek kadar âşıksam sana Vazgeçmek zorundayım Olmalı Ben olmalı Aşkın içine sıkışıp yaşamak da güzel Gerçekler yontuyor Aşkı ve arzuyu "Yaşa ki senin hayatın" Demesi ne kolay Ezilen senin yaşamınsa Seçimse senin olan Vazgeçmek zorundayım buradayım... … Hiç gibi hissediyorum... Gerçekte o hayatın anlamı ben miyim? Yâda ben miydim? Bunu söylerken doğru muydu? Dürüst müydü? "ölürken yere hayatımın anlamı yazıcam ve bunu bir tek sen anlıycaksın" diyen ses hep mi çınlar bir kulakta? … Bir martıyla göz göze geldim bana gökyüzünü işaret etti olmak istediğim ve geri dönmek istediğim yeri de beraberinde vapurun sesi kulaklarımda çınlıyor... Sesini özledim kulağıma fısıldadığın şarkıları günün ilk ışıkları yanında olsun isterdim acı çekmeden üzülmeden ama kargalar geldi... yüzüme bağırıyorlar hayatın akışı ve imkansızlığını.... … Sokakta kaşlarım çatılmış yürüyorum mimiklerimden habersiz ve düşünceli... Aynalar la karşılaşınca tanıyamıyorum kendimi ne düşündüğümü bilmiyorum tek bildiğim çok özlediğim hiç yanımda olmayan ruha sarılıp uyumayı... Mutluluk ve Mutsuzluk terazisinin doğru yakasının ağırlık vermesine ihtiyacım gün geçtikçe artıyor... Ki bu ne kâbustur... … Ayvazovsky’ nin resimlerinin içinde kayboluyorum.... Girdaplarında boğuluyorum... … Bu son noktadır hayatta bu son çizgidir doyasıya yaşanan acıların içinde kayboluşa bi hasret kapılar acıktır her yana ama aslında bir noktaya benimle uçmaya cesareti olmayana cesaretin içine kan akıtana ELLERİMİN içindeki ruh aksın kaybolsun derinliklerde girdaplarda boğulsun o kadar derine insin ki onu kimse bulamasın o kadar kaybolsun ki içinden bir daha çıkamasın bu kehanetlerin sebebi AŞK olsun AŞK’a cesareti olmamak olsun HUZUR’u tatmanın acısı olsun bir daha HUZUR’u tatmayacak olmanın can çekişi olsun gözlerimden akan kandamlaları dursun... gülbin |
yinede yorumlarınız icin tesekkur ederim...
gülbin