Kayıp Bir DostaŞiirin hikayesini görmek için tıklayın var mıydı lan bu!... diyemiyorum sana, buluşuncaya dek
hoşça kal... aklım boya diyor resmini siyah beyaza... martıların dalgalara inat ettiği gibi gömemiyorum o tek fotoğrafını karanlığa inkâr edemem ki senin neşeni umut veren sohbetlerini şimdi zihnimde hep gülüşlerin hep dostluğun hep, hep sen varsın şu anda ki bir ömür boyu da unutamam seni asla seni benden kopartıp alan hastalığa ve gözümden bir kez daha düşen dünya’ya hafızamın kahpece unutmak istediği anılarla isyan bayrakları çektim sonsuza dek ...yanına varıncaya dek arkanda, kardeşini yitirmenin isyanlarında bir abi yüreği alev alev korlarda bir baba ve gözyaşları hiç dinemeyecek bir ana bıraktın bıraktın da ben seni nasıl bırakabilirim nasıl unutur yüreğim dost sohbetlerin/i kendine has kahkahalarını ve ustalığını için için yanan şu kalbim hangi merhemde deva bulur, söyle! gözyaşlarımı kim silebilir, kim! ki ben sana ömrüm boyunca yas tutacakken hangi dostluk seni bana unutturabilir ? hiç mi acımadı o engin yüreğin ? kendini bırakıp giderken... ’bizi’ düşünmeden o hain hastalık nasıl aldı seni bizden benden hayallerinden umutlarından bu kadar mı satılıksın dünya söyle Allah aşkına nasıl, nasıl kıydın masum bir cana!... şimdi aklımdan ve kalbimden geçen tek cümle göçtüğü yer, cennet olsun kardeşime... Harun Sinan |
başarıların devamını dilerim
selamlar