0
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
322
Okunma
Rastlaştığımız zaman
Gözlerimden yaşlar akardı
Rüyadan uyandırırdı
Bir daha ağlardım
Eski bir mabet gibiyim
Her nefeste yıkılırım
Sende nefesimi kesersin
İkisinin de sonu ölüm
Fakat bir fark vardı
Bir ölümde sen vardın
Ölümü en güzel kılmıştın
Sen batan güneşin son ışığısın
İzlerdim seni köşelerden
Köşeler zindan oldu bana
Karanlık dehlizlerde suretini arardım
Ararken suretini, reyb kuyularına düştüm
Anlamamıştım ama ben bir Yusuf olmuştum
Gönlüme reybi düşürdün
Acemin korunu kalbime koydun
Yüreğimi dağladı
Son bir makta yazmak isterdim
Bir makber oldu
Cennetin kuşlarına can oldu
Benim gönlüm onlara kap oldu
Eski bir mabedin son duacısıyım
Eller açılmadıktan sonra Rahmetle
Ne eski ne yeni mabet fark etmez
Asıl olan teslim olmaktır
Nerede rastlaşırım seninle?
Anca rüyalarda rastlaşırdım seninle
Ondan ağlar uyanırdım
Uçar giderdin
Ağlardım ama içimden
Severdim ama derinden
Konuşurdum ama kalbimden
Seni çok severdim ama söylemezdim
5.0
100% (1)