1
Yorum
8
Beğeni
0,0
Puan
407
Okunma

siz bir çocuk bile değilken
kuşlar büyüttüm kirpiklerinizde
gözleriniz bir pınar gibi
dolu ve berrak
bu yüzden elleriniz
ayaklarınız bir ağaç gibi heybetli
nice yangınları söndürdü gölgeleriniz
bin kez ölçtüm bin kez biçtim
binlerce kaftan diktim size
içi doldurulacak caf caflı bir boşluktunuz her seferinde
dolacak diye heveslenirdim çiğ tanelerini görünce
bir şeffaflık bir incelik bir sadelik
sabahın büyüsünden önümüze serilen
bir duyuş
önce yabancı sonra dost
sonra içe doğru bir büyüme dumanı tüterek
siz bir çocuk bile değilken
siz evim barkım bahçem bile değilken
siz henüz doğmamış büyümemiş ve kirlenmemişken
sizi çok sevdim ben
hulyaperest
(onüçaralık2025)