Türküleri Vurdular..
Bu türküler sana can...
Dedim: Duydun mu gönlüm çığlığımı yadında Karanın en hasına bürüldüm gidiyorum… Türküleri vurdular turnanın kanadında Yine bir bilinmeze sürüldüm gidiyorum… Dedi: Oy kurbanım oy, hüzün yüklü meleğim Bırak beni bırak da kollarında gideyim... Oy dedikçe eliyor ince ince eleğim Dökülüp tane tane, yollarında gideyim… Kardelenler ağlıyor dedim boran içinde Yaslandığım kaya hey! Sıcağıma kar düştü. Yakamozlar yas tutar sular virân içinde Sızılı dalgalara sarıldım, gidiyorum… Dedi: Sar köpüğüne ey doyumsuz Akdeniz Yasak şehirlerinden kalmasın bizden bir iz. Gönülsüz akan ırmak olur mu derya deniz Karışıp katre katre, sellerinde gideyim… Dedim: Huda tanığım bu sevda nikahında Doldurup içiyorum nefesin, ılık ılık… Sürgündeki bedenim, ruhum kıblegâhında Ey gözümün ışığı! Duruldum gidiyorum… Dedi: Umuda düşen çığ bölünce şafağım Bir yanım yavaş yavaş dönüyor hazana, gam... Uzat son kere doysun kanayan şu dudağım Eriyip yok olmadan ballarında gideyim… Dedim: Ey güvercinim! Uçma gönül yurdundan Uçma, doğacak güneş sabır denen ufkuna. Açacak gökkuşağı yağmurların ardından Böyle bir hayâl ile karıldım gidiyorum… Dedi: Nasıl kıydılar? Turnalar yolum yolum Teleğinde uçuşur umutlar, sağım solum… Sen benim gül ağacım, seninle kader yolum Yükleyip yasakları dallarında gideyim… Refika Doğan- Ağustos 2008-Antalya not: şiir, 4 Eylül 2012’ de yeniden düzenlenmiştir. |
Ama n´olur Türküleri vurmasınlar!!
Şahsım adına feyz aldım, külli şiir di billahi..
Saygılar sunuyorum Elifleyin..