AYRIK BUĞDASI
AYRIK BUĞDASI
Kahpe Gölcük yine başın karardı Ölmekte bilmiyor ayrık buğdası Düşüne düşüne benzim sarardı Ölmekte bilmiyor ayrık buğdası Körpınar karardı yağmur geliyi Ne harman oluyu da gardaş ne de ölüyü Çiğ düşmeden de kendir gibi kalıyı Ölmez m´ola gayri ayrık buğdası Yaylanın başı da kekliksiz, kuşsuz Yaz bahar ayları geçer mi kışsız Öküzler yürümez döven de dişsiz Keten gibi süner ayrık buğdası Pervaneler gibi yanıp tutuştum İlkbahardan güz ayına yetiştim Altı kağnı sapa dört gün çalıştım Ölmekte bilmiyor ayrık buğdası Ağustos ayı da geçmedi kışsız Dağların başı olur mu kekliksiz kuşsuz Yavrular çok teze durar mı aşsız (Benin Kel Ahmet de durar mı aşsız) ölmez m´ola gayri ayrık buğdası Hiç akli yoğumuş seni ekenin seni harman yerine bile dökenin Hay soyha kalaydı kökün kökenin Ne kadar zalımmış ayrık buğdası Ateş düştü ciğerime yanıyor Ask ateşi başımızda dönüyor Çiğ düşmeden kendir gibi kalıyor Sicim gibi kalır ayrık buğdası Sazımı aldım da oturdum taşa Yazılanlar gelir bu garip basa Lokantayı açmıştır da arkadaş Paşa Varamam mi gayri ayrık buğdası |