Keşmekeşbir gülüşlük sokağından geçeyim dedim meğer bir bakışlık göç bir susuşmuş ömür bildiğim bugün suçludur dünden tuzu kuruları boşu boşuna sırtında taşıyıp ömürden yerken birileri aylaklığından utanır işsizlikten ’emek namustur’ derken birileri kutsal olan ne varsa gözden çıkarır öze ihanet ederken birilerinin de rahatlık kıçına batar aydınlığa, ilkelere ters düşerken artık bıkkınlık verdi kafeste bülbüle ne akşam geçtir ne sabah erken... |
İnsan manzaraları gibiydi sanki.
Özellikle final başlı başına şiir bana göre.
İyi ve kötü, düşünen ve düşünmeyen, akıl eden ve edemeyen, fark eden ve fark edemeyen...
Kısacası bir madalyonun her iki yüzü de vardı dizelerde.
Siyah ve beyaz gibi ya da gece ile gündüz
Ben hep bu şiire yorum yazdım sanıyordum ama baktım ki yazmamışım. Bu manayla bir defa daha okudum şiiri.
Hep derin ve güzel yazıyor kaleminin kurşunu
Ve sen canım içi,
Çok seviliyorsun 🍀