mesnetsizağır ağır döküyor üstünü itaatkâr mesnetsiz demir köşeler arasında döneniyor ağrıyan içi hep savaşta hep yenik öfkeyle bağırıyor doğmamış çocukları heberleri yok soyu kurutuldu elma ağaçlarının ve havva’nın hükmünü yol lambalarında sürüyor kırmızı kuyular sığ kuyular susuz ağır ağır tutuyor yasını itaatkâr mesnetsiz kör olası adem’e kaldı iki göz içine sığdırabildiğimiz çürüttüğü dünya hulyaperest (yirmiyedikasım2024) |