SENSİZLİĞİN SENFONİSİ
sesliyken
sessizliğe büründüm hüzünlüyken sevinçli göründüm sokakları arşınladım yüreğimin en onulmaz yerinden vuruldum öfkemi saldım ortalığa aradım kendimi buldum ellerimde çiçekler gecemde yanıp sönen böcekler dilimde cam kırıkları sürgüne tabi tutuldum kökü yok bunun tepeside belki bir yalnızlık melankolisi belki de sensizliğin senfonisi bilmesem de çözemesem de bir yola koyuldum düşsel bir travma idi gözle görünmese de gönülde hissedilen ve de tepetaklak giden hülasa hiç kimsesizlikle mutlu bir yuva kurdum |